Sevgilimi hiç kıskanmam

Koca koca bakan gözlerinizin, söylemek istediği çok şey var gibi gelmiştir hep bana…

Yüzümdeki en büyük yer gözlerim takdir edersiniz ki ve orada bir şey saklayamıyorum. Herkes anlıyor mu bilmiyorum ama anlamak isteyene bir şey söylüyor tabii ki. (Gülüyor)

Bakışlar bir insanı tanımak için ne kadar önemli sizce?

 

 

 

Çok önemli. İnsanın gözü güzel bakıyorsa, o bana çok seksi ve güzel geliyor. Bir insanın bakışından o insanla ilgili hemen yorum yapabiliyorum sanırım. İçerileri görmek bana eğlenceli geliyor.

Tutar mı peki yorumlarınız?

Yüzde 99 tutar. Şaşırtanlar olur. Şaşırtanı merak ederim. Deşmeyi de severim.

Özgürlüğüne düşkün, başına buyruk bir izlenim veriyorsunuz...

Özgürlüğüme düşkünüm. Kendi doğrumu fazla savunurum, inatçıyım. Ama insanların beni gördüğünün çok dışında bir Selin var içimde. Biraz fazla duygusal, takıntılı, her şeye üzülme potansiyelim var. Bunu dışarıdan hiç göstermiyorum. Duvarlı bir insanım.

Bilinçli mi yapıyorsunuz bunu?

Bilerek oynadığım bir şey değil. Meslek gereği, kadın olmakla ilgili, refleks olarak örülü bir duvar o.

Duvarlarınız olması güven duygunuzun azlığıyla mı ilgili?

Evet… Güven duygum çok sağlam değil. Sevdiğim, dostum olan insanlara güvenirim ama güvenme sürecim zaman alır. Hayal kırıklığına uğramaktan korkuyorum. Kaybetme korkum da var. Birine körü körüne bağlanıp sonra onun eksikliğini hissetmekten korkarım.

GÖÇEBE AMA RENKLİ BİR ÇOCUKLUK GEÇİRDİM

Göçebe ama renkli bir çocukluk geçirdim. Fazla yer değiştirdim. Boşanan bir anne babanın çocuğuyum. İnişler çıkışlar çok oldu. Daha çocukken çok tecrübeyle karşılaştım ama baktığımda görüyorum ki yetişkin Selin’e faydası olacak bir çocukluk geçirmişim.

Şimdiki Selin hayatından memnun mu?

Memnun olmadığım taraflar var. Eskiden hep kendimi suçlamayı tercih ederdim. “Bunu böyle yapsam daha iyi olurdu” diye. Şimdi anladım ki aslında olanların benimle çok alakası yok. Hayatın akışında, olan oluyor. Artık daha iyisini nasıl bulabilirim yolculuğu var içimde.

   

30 YAŞLA BERABER ÇOCUK İSTEĞİ OLUŞMAYA BAŞLADI

Kendinizi evli, çocuklu ve mutlu hayal edebiliyor musunuz?

Kendimle çok bağdaştırabildiğim bir resim değildi bu ama 30 yaşla beraber çocuk isteği oluşmaya başladı. Hormonlar! Eskiden korkardım. Sanırım artık anneliği, aile olmayı becerebilirim gibi geliyor. Olmazsa da annemden öğrendiğim kadarıyla ben çocuğumu çok güzel büyütürüm.

Evlilik baskısı var mı üzerinizde?

Evlenme hayali kurmak isteyen genç kızlarımız için söylemiyorum ama bence evlilik baskısı bir tür şiddet. “Artık şu yaşına geldin, evlen” gibi cümleler duymaz mıyız? Ah işte bunlar tamamen mobbing! Kendi ayakları üzerinde duran kadınların sayısı her geçen gün artıyor ve kadınların bu sözlere artık kulak astığını düşünmüyorum. Evliliğin itibar kazandırma durumunu da artık çok eski kafa buluyorum. Geçiniz.

Diyelim ki aşkın kanununu yazıyorsunuz ilk kural ne olurdu?

 

Hadi şeffaf gelelim birbirimize! Kandırıkçılık yok. Açık ve dürüst olalım.

SAÇIMI, MAKYAJIMI YAPIP EVDE OTURUYORUM

Stilinizi cesur buluyorum.Riskli görünen her şey size yakışıyor…

Teşekkür ederim. Aslına bakarsanız benim tarzım var mı onu bilmiyorum.

Olmaz olur mu? Mesela saçlarınız…

Saçla alakalı takıntım var. Herkeste olan bende olmasın istiyorum. Sanırım avantajım yüzümün biraz tuhaf olması... Bu yüzden daha iddialı modeller bende daha normal durabiliyor. Kostüm bizim derimiz olduğu için kafam da öyle çalışıyor. Ben aynanın karşısında o günkü ruh halime uygun kostümü giyiyorum.

Geçenlerde uyumadan önce ruj sürüp paylaştınız. Böyle bir rutininiz mi var yoksa?

Hahahaha. Hiç öyle bir rutinim yok. Espri olsun diye paylaşmıştım. Yatmadan önce dişini fırçalarsın, yüzünü temizlersin ya, ben bazen can sıkıntısından yüzümü temizleyip sonra tekrar makyaj yaparken buluyorum kendimi. Saçımı beğenmediğim zaman elime maşayı alıyorum, suratımı renklendirip öyle oturduğum oluyor.

Makyajla aranız hiç yok gibi gelirdi bana…

Kendime makyaj yapmayı pek sevmiyorum. Başkalarına makyaj yapmayı çok seviyorum. Genelde arkadaşlarım özel günlerinde karşıma otururlar. Çok da beğenirler makyajımı. Ben arkadaşlarıma oyuncak bebek muamelesi yapıyorum. Galalardan, özel günlerden önce bana uğrayan müdavimlerim var yakın çevremde.

GERÇEKTEN HİÇ AŞIK OLDUM MU BİLMİYORUM

Sizce sizden iyi bir arkadaş mı olur iyi bir sevgili mi?

İyi sevgili olmuşluğum oldu... İyi sevgili olmamın sebebi sevgililerimle iyi arkadaş olabilmem galiba. Hayatımda çok eskiye dayanan dostlarım olduğuna göre herhalde iyi bir arkadaşım da...

Aşık olunca nasıl bir kadın oluyorsunuz?

Ay kelebek oluyorum. Dünyadaki her şey çok güzelmiş gibi geliyor.

Şu anda öylesiniz gibi geldi bana...

Hahaha aşık değilim. Gerçekten hiç aşık oldum mu onu da bilmiyorum ama birinden çok hoşlanırsam, yüksek şeyler hissedersem hele ki karşılığı da varsa bana dünya üzerindeki her zerre güzel gelmeye başlıyor. Birini sevmeye başlayınca dünyadaki her şeyi sevilebilir buluyorum.

HİÇ KISKANÇ DEĞİLİM AMA ARKADAŞLARIMI KORKUNÇ KISKANIRIM

Kıskançlık sizin için ne anlam ifade ediyor?

Arkadaşlarımı korkunç kıskanırım ama sevgilimi hiç... Çok bariz bir şey yaparsa her insanın “Bir saniye” dediği nokta tabii ki vardır. Güzele bakılsın yahu! Siz bakmaz mısınız? Ben genelde kendimi güvende hissettiğim alanda ilişki yaşarım. Dolayısıyla sevdiğim adama da bakılabilir, benim gururumu okşar. O benimdir zaten, ben de onun.

Sizin için aşkın bir ömrü var mı?

Var. Ömrü olmayan aşk da vardır belki ben daha tanışmamışımdır. O ilk tanışma, heyecan, merak durumuna katılıyorum. Onlar gidince aşk kendini başka bir boyuta taşıyor. Ha şöyle iddiada bulunanlar var, “Aşk öyle bir şey değil, ömürlüktür...” Ben daha görmedim. Bekliyorum.

Aşk neden bitiyor sizce?

Alışıyorsun... Merak duygusu bitince heyecan kalmıyor. Merakı öldürmemek gerekiyor sanırım.

AŞKA ÇOK KIYMET VERMİYORUM

Aşk bitince ilişki bitmeli mi?

Ben hiç öyle yapmadım hayatım boyunca. Aşka da o kadar kıymet vermiyorum ya… Karşılıklı sevgi, saygı, sohbet edebilmek, arkadaş olabilmek, konuşmadan anlaşabilmek daha kıymetli.

Kendinizle sevgili olur muydunuz?

Tabii ki. Kendimle çok güzel anlaşırdım.

Son dönemde artan erkek şiddetini neye bağlıyorsunuz?

Erkek şiddetinin cezasız bırakılmasına bağlıyorum! Cezai karşılığı olmadıkça bu neredeyse teşvik oluyor maalesef…

AŞIK OLDUĞUM ZAMAN KENDİMİ SEKSİ BULURUM

Tahammül edilmesi zor bir yanınız var mı?

Bazen fazla ‘ben bilirim’ci oluyorum... Ve aşırı kararsızım.

Vücudunuzda en rahatsız olduğunuz yer?

Keşke omuzlarım biraz daha geniş olsaydı.

Kendinizi en seksi bulduğunuz zaman ne zaman?

Aşık olduğum zaman! Bence her kadın aşık olunca kendini seksi buluyordur. Duyulan heyecanın vücutta salgıladığı hormonla mı bir alakası var bilmiyorum ama aşıksam kendimi seksi hissediyorum.

‘BAYRAM’ ADINDA HAYALİ BİR ARKADAŞIM VARDI

Bir yetişkin olarak yaptığınız çocuksu şeyler var mı?

Dolu! Bebe bisküvisi yerim deli gibi, salıncakta gözüm kapalı sallanırım, kendi kendime müzik açıp çılgınlar gibi dans ederim.

Hayali bir arkadaşınız oldu mu hiç?

Küçükken vardı. Adı Bayram’dı ama kızdı. Bayram’la uzun süre beraber vakit geçirip oyunlar oynadık. Annem bir gün birine hayali bir arkadaşım olduğunu anlatıyordu. Anlattığı kişi ona dedi ki “Bir noktadan sonra unutacak onu.” Bunu duyduğum için o akşam balkonda otururken anneme seslendim: “Anne koş Bayram’ın evi yandı.” Annem de “Ne yapalım ambulansı mı arayalım?” dedi. “Yok öldü” dedim ve öyle vedalaştım. Aslına bakarsanız karşı terasta birileri mangal yapıyordu ve ben bunu bal gibi biliyordum. Onun hayali bir arkadaş olduğu gerçeğiyle başka birinden duyunca, yüzleştim ve vedalaşabildim.

Adı neden Bayram’dı?

Gırgırıye’deki darbukatör Baryam’a aşıktım. Hahaha. Ama hayali arkadaşım bence kız olmalıydı ve öyle oldu.