"Mahkum" da göze çarpan olumsuz detaylara rağmen Onur Tuna ve İsmail Hacıoğlu başarısı devam...

FOX Tv de her perşembe ekranlara gelen "Mahkum" özellikle ilk bölümüyle fırtına gibi bir giriş yapmıştı.

Devam eden diğer 3/4. bölümlerde de hız kesmemiş ve iyi bir reytinge ulaşmayı başarmıştı. Ancak son 2 haftadır savcı rolündeki Onur Tuna'nın yaşadığı cinayet gecesini halen hatırlayamaması artık ben de dahil izleyenleri biraz germeye başlamıştı. Sanırım bu yönde eleştiriler artmış olmalı ki bu haftaki son bölümde nihayet savcı Fırat Bulut olay gecesi yaşananları tek tek hatırladı ve biz izleyenlere de "nihayet" dedirtti. Son iki bölümdür bu anlamda biraz rehavete giren dizide dün akşam olayların seyri bir anda değişti ve yine zirveye oturdu.

Adeta polisiye bir film tadında ekrana kilitlendiğimiz bir bölüm izledik. Güney Kore yapımı "Innocent Defendant" dizisinin uyarlaması olan "Mahkum"' da aslında rahatsız eden birçok detay da gözüme çarpmaya başladı. Mesela Barış Yesari'nin sağ kolunu canlandıran Sasha karakterine dikkat çekmemek mümkün değil. Hayal Köseoğlu bu karakterde iyi bir performans gösterse de dizideki Sasha'nın elini kolunu sallayarak her mekana girebilmesi, yakalanmadan, hiçbir iz bırakmadan bir sürü cinayet işlemesi, her yere bir anda ulaşması ve hiçbir şekilde dikkat çekmemesi izlerken biraz enteresan, saçma ve mantıksız geliyor. Ayrıca Barış Yesari'nin de soyadını kullanarak cezaevinde istedigi gibi at koşturması da sevimsiz gelen başka bir detay. Senarist Uğraş Güneş'in bu anlamda belki biraz daha titizlenmesi gerekiyor. 

Tüm bunlara rağmen dizinin bütününde  "Mahkum" izleyiciyi ekran başına bağlamaya devam ediyor. Bunun sebebini de bir kez daha başrol oyuncularının bana göre muhteşem olan oyunculuklarına bağlıyorum. İsmail Hacıoğlu ve Onur Tuna'yı her izleyişimde bir kez daha "bravo" demekten ve oyunculuk performanslarına hayran kalmaktan kendimi alamıyorum. Diziyle ilgili okuduğum yorumlarda da bu görüşler ön plana çıkıyor. Birtakım mantık hatalarını görsek de, bazı taşları yerine oturtamasak da, kimi haftalar konu olarak düşüş yaşasa da ilk bölümden itibaren değişmeyen birşey var ki Hacıoğlu ve Tuna'nın ivmesi hiç düşmeyen performansları. Dolayısıyla bu iki isim olduğu sürece bence "Mahkum" son bölümüne kadar başarısını koruyacaktır.

Son paragrafta dizinin o muhteşem jenerik müziğine değinmek istiyorum. Bazı dizilerin müzikleri yapımla bütünleşir . İzleyici üzerinde artı yönde büyük etki yapar.  Tıpkı "Yargı" dizisinin kendiyle bütünleşen jeneriği gibi "Mahkum'"un bölüm içindeki müzikleri de insanı derinden etkiliyor.  Enfes diyebilirim; bu anlamda da bana göre dizi başarısında büyük bir yere sahip olduğunu düşünüyorum. Sertaç Özgümüş, Çağlar Haznedaroğlu ve Alper Ketenci'yi kulaklara iyi gelen bu güzel müzikler için yürekten kutluyorum.